EKŞİ MAYALI EKMEK İSTERSENİZ...

EKŞİ MAYALI EKMEK  İSTERSENİZ...
...BUYRUN, BİR DİLİM ALINIZ

23 Mayıs 2010 Pazar

MISIR UNLU, YABAN MERSİNLİ, FINDIKLI KEK

Efendim, kekin yapılış öyküsü şurada, tarifini buraya alalım.



KEK: MISIR UNLU, YABAN MERSİNLİ, FINDIKLI

Malzemesi:

* 3 yumurta
* 1 su bardağı toz şeker
* 1,5 su bardağı mısır unu
* 1,5 su bardağı buğday unu
* 1 paket kabartma tozu
* 1 su bardağı yoğurt
* 1/2 su bardağı süt
* 1/2 su bardağı fındıkyağı
* 1/2 su bardağı yaban mersini
* 1/2 su bardağı fındık

Yapılışı:

* Yumurtaları ve şekeri çırpınız. Ardından sırayla, yoğurt, süt ve yağı ekleyip çırpmaya devam ediniz.
* Kabartma tozu katılmış unları karışıma ekleyip, sıvılara yediriniz.
* Son olarak, blenderda çekilmiş yaban mersini ve fındık karışımını ekleyip, abartmadan karıştırınız.
* Kek hamurunu, yağlanmış ve unlanmış kek kabına döküp, önceden ısıtılmış fırında 180 derecede, yaklaşık 30-40 dakika pişiriniz.

Afiyet olsun!

.

17 Mayıs 2010 Pazartesi

EKŞİ MAYALI HAMUR, Ekmekcikız Usulü!

Önceki gün akşamüstü, her işleri bitirip (herişler=sebze ayıklama, salata, meyve yıkama, kaldırma, yemek pişirme) bir de ekmek yapayım dediğimde, aklımda bu olacak (bu olacak=ekşi mayalı ekmek) yoktu.
Peki nasıl oldu?
Şöyle:
Söke un, hazır ekmek unlarını karton kutudaki ikli paketler yanısıra, kiloluk kağıt torbalarda da satmaya başladı.
İşler arasında taze sütten lor yapmak da yer almış ve de lor oluşurken kalan çokca peynir altı suyu elde etmiştim.
Dedim ki, işte kiloluk pakete göre bol malzeme, hadi kolları sıva!
Peynir altı suyunun tümünü koyunca, kiloluk paketteki un az bile geldi ve iki bardak kadar tam buğday unu da ekledim. Yumuşak kıvamlı hamur hazır, kabarması bekleniyor.
Güzel de, hamur bir türlü kabarmadı.
Bekle dur bekle dur, yok olmuyor bir türlü! Baktım kendisi kabarmayacak, daha fazla debelenmedim, hamurun üstüne bir tatlı kaşığı kadar az maya serpiştirdim, kabı hafif ılıtılmış fırına koyup ağzını kapattım ve de yattım uyudum.
Neyse, sabah hamurda kabarma ve hareketlenme başlamıştı.
Sonra gittim geldim gözledim, bizim hamur biraz daha havalandı.
Derken, akşam artık ben bunu ekmek edeyim, vakti geldi dedim. Üzerine iki bardak beyaz un ekleyip, tekrar yoğurdum ve yeniden kabarması için biraz daha bekledim.



Bir kısmına istek üzerine ceviz kattım. Hamurundan yumurta iriliğinde parçalar koparıp, el ayası büyüklüğünde açtım. Ortasına ince çekilmiş ceviz yayıp, rulo şeklinde sardım. Sonra kimini kendi etrafında kıvırıp yuvarladım, kimini simit gibi birleştirdim.
Bakınız, sonuçta böyle oldu fırından çıkınca.

Bu dilim, yuvarlak olanından, kesilince cevizler mermer damarı gibi oldu!
Bu ekmeği, hafif bir peynir veya lorla yemeli ki, ceviz tadı iyice belli olsun.


Bir kısmına yuvarlak sandviç yapıp, ortasına çikolata parçası koyup, avucumda yuvarladım. Onlar pişince, daha doğrusu ılıklaşıp kesilince,  şöyle oldular.

Sabah, iki tanesi oğlumun sandviç paketine girdi, okulda arkadaşlarıyla paylaşacak.

Son parça hamur için  zeytin lezzetini uygun gördüm. arkadaşımın verdiği Aydın'dan gelme iri siyah zeytin tam bu ekmeğe yakışacak dedim.
Bu defa, hamuru ikiye bölüp yaklaşık yirmibeş santim çapında açtım. Çekirdekleri çıkarılmış zeytinleri yayıp, rulo şeklinde sardım ve ekmek kabına yerleştirdim.
Yarım saat kadar, ılık fırının içinde ağzı kapalı olarak kabardılar.
Sonra da bir güzel piştiler.


Ilınmasını zor sabır bekleyip bir dilim kestim. Hımmm, pek nefis, pek! 
.

2 Mayıs 2010 Pazar

BİRALI EKMEK (Yulaf Ezmeli ve Çavdar Unlu - Tavada)

Biralı ekmek yaptım, nefis oldu.
Biralı ekmek demek, su yerine birayla yapmak demek ekmeği.
Bilmem duymuş muydunuz? Bira, eski Mısırlılar zamanında yapılmaya başlanmış, ilk. Tesadüfen bulunmuş bira, daha doğrusu bira yapma yöntemi. Ekmek yaparken bir şeyler eğri gitmiş, sonra doğrusu geldiğinde buyrun size sonuç; en çok tüketilen sıvılardan biri, bira!

Tarifini vereyim size, denemek isteyebilirsiniz.
Aslında tarif bir değil, iki. Doğrusu iki kaynaktan yararlanıp yaptım biralı ekmeği. Sonra malzeme farlılığı nedeniyle, biraz da teknik bir değişiklik sonucu üçüncü bir tarif çıktı.
Başlangıç tariflerim;

Benimki şöyle:

Malzemelerini yazayım önce.

2 bardak buğday unu,
2 bardak çavdar unu,
2 bardak buğday birası,
1 bardak yulaf ezmesi,
30 gram tereyağı,
1+1/2 tatlı kaşığı kuru maya,
1 tatlı kaşığı tuz.

Bir bardak bira ile, bir bardak yulaf ezmesini lapa kıvamına gelene dek pişirdim, ayrı bir kapta tereyağını erittim.
Unları, mayayı, yulaf ezmesini, birayı ekleyip karıştırdım. Tuz ve tereyağını ekleyip yumuşak bir hamur elde edene dek, un ekledim. (Yukardaki un ölçüsü az olursa, siz hamurun kıvamı tutana dek ayarlama yapabilirsiniz.)
Bütün bu işleri akşam yaptım. Gece yatmadan önce, kabarmış hamuru, gazını alacak kadar biraz karıştırıp, ağzını kapatıp tekrar kabarmaya bıraktım.
Sabah, fırını 220 dereceye getirdim. Çelik tencereyi kapağını kapatıp fırına koydum. On dakika sonra, tencerenin içini yağlayıp, un fiskeledim.
Hamuru, spatula yardımıyla sıck tencereye aktarıp, üstüne yine un fiskeledim.
Tencerenin kapağını kapatıp, kırk dakika kadar pişirdim.
Sonra kapağı açıp, dereceyi 180'e düşürüp, bir on dakika kadar daha kızarmasını bekledim.

Ekmek fırından çıktı, tavadan çıkmadı henüz.



Ekmek tavadan da çıktı, telin üstünde soğumakta.



Soğumuş biralı ekmek dilimlenmiş artık, birazdan afiyetle yenecek.

Malzemesinin miktarı veya hamuru mayalama süresi nedeniyle, kara ekmek gibi adeta ıslak yoğunlukta oldu bu ekmeğin iç dokusu. Dilimlendikten sonra kızartıldığında çok leziz oldu.
Deneyenler sevdi!

.