EKŞİ MAYALI EKMEK İSTERSENİZ...

EKŞİ MAYALI EKMEK  İSTERSENİZ...
...BUYRUN, BİR DİLİM ALINIZ

25 Ekim 2010 Pazartesi

KABAKLI PIRASALI KEK-EKMEK

Bu hafta sonu yaptığım ekmek ruşeym unluydu, ekmek kalıbında pişti. Kısacası, size gösterecek bir özelliği yoktu.
Oysa, tarifini Ekmekçikız'da yazdığım kabaklı pırasalı kek-ekmek kesinlikle denemeğe değer.


Tarif için, burayı tıklayın, isterseniz.




Afiyet olsun.

.

19 Ekim 2010 Salı

MISIR UNLU SÜTLÜ EKMEK

Mısır ekmeği, sabah kahvaltısında ve taze iken tadına doyulmaz bir lezzettir. Bunun için taze mısır unu en önemli gerekliliktir ve bulmak çok zordur.
Taze bile olsa, sadece mısır unu kullanarak yaptığım ekmek, her defasında tıkız ve sert oldu. Sonunda, mısır ununun yarı yarıya beyaz unla karıştırıldığında bu sorunun aşıldığını keşfettim.


Bu defa,  yarı yarıya mısır unu ve beyaz un kullanmanın yanısıra, su yerine sadece süt koyarak yaptım, harika oldu!


İkişer su bardağı mısır unu ve beyaz una, bir buçuk su bardağı ılık süt, yarım tatlı kaşığı deniz tuzu, bir yemek kaşığı esmer şeker, bir buçuk yemek kaşığı kuru maya ekledim, on dakika kadar yoğurdum.
Üstü kapalı olarak ılık yerde (genellikle fırının içinde, çünkü ısı sabit oluyor) bir saate yakın beklettim.
İki tane on beş santim çapında dört parmak yüksekliğinde cam fırın kabını zeytinyağıyla yağladım. Yağlı ellerimle hamuru iki parçaya ayırıp, iki yuvarlak beze yapıp cam kapların içine yerleştirdim.
Yarım saat kadar tekrar kabarmalarını bekleyip, 180 derecedeki fırında yarım saat kadar pişirdim. Pişirmenin yaklaşık onuncu dakikasında, ekmeklerin üstüne bıçakla bir çizik attım.
Kızarınca, kabından çıkarıp, telin üstünde soğumaya aldım.
Ilıkken kesip, kahvaltının keyfini çıkardık.


Afiyet olsun.



.

14 Ekim 2010 Perşembe

ZAHTERLİ EKMEK

Kaç zamandır yeni ekmek yazmamışım, fotoğraflamamışım. Ekmek yapmadığımdan mı dersiniz? Yooo! Öyle denk düşmüş işte.
Dün, bu hafta için yaptığım ekmek erken bitince, yenisini yapmak gerekti.
Elimi un torbasına attım, beyaz un var. İyi.
Biraz un, biraz üzüm pekmezi biraz deniz tuzu, biraz maya... Birazların ölçüsü daha önceki tariflerde var, kaldı ki, benimki daha çok el ve göz kararı ölçüsüyle.
Bir avuç yulaf ezmesi ekleyelim. Başka, başka, başkaaaa... Hah biraz da Antakyalardan gelmiş zahter katalım hamura.


Yoğurdum, ılık yerde bekledi, kabardı, ekmek kalıbına almadan bir-iki yumrukla gazını kaçırdım.
Kalıpta da dinlendi, yarım saat kadar.
Sonra fırın, 180 derecede pişti, ılıklaşması beklendi, dilimlendi.
Kahvaltıda kızım tadına baktı, "hımm, güzel olmuş!".
Tamam işte, afiyet olsun.




.